Cuma_Adli_Adamlar

Cuma Adli Adamlar: 18 Aralık 2015 5 Aralık 2014 tarihli programın tekrar yayını. Ömer Madra ve Halil Turhanlı'nın hazırlayıp sundukları Cuma Adlı Adamlar'ın bu haftaki konukları Dr. Ayfer Bartu Candan ve Dr. Cenk Özbay'dı. "Yeni İstanbul Çalışmaları: Sınırlar, Mücadeleler, Açılımlar" başlıklı kitaplarından yola çıkarak, İstanbul'da yaşanan hızlı değişimi ve değişimin mağdur ettiği kent yoksullarının sorunlarını ele aldılar.

Cuma Adli Adamlar: 16 Ekim 2015 30 Mayıs 2014 tarihli programın tekrar yayını Günümüz siyaset felsefesinin önemli düşünürlerinden Michael Hardt, geçtiğimiz günlerde Boğaziçi Boğaziçi Üniversitesi'nin konuğu olarak İstanbul'daydı. Hardt, Cuma Adlı Adamlar'da Ömer Madra ve Halil Turhanlı'nın da konuğu oldu. Demokrasi ve komünizm kavramlarını yeniden tanımlama, ekolojik sorunlar, 'Occupy' hareketi, Gezi Parkı direnişi, şiir ve siyaset üzerine sohbet ettiler.

Cuma Adli Adamlar: 9 Ekim 2015 30 Mayıs 2014 tarihli programın tekrar yayını Günümüz siyaset felsefesinin önemli düşünürlerinden Michael Hardt, geçtiğimiz günlerde Boğaziçi Boğaziçi Üniversitesi'nin konuğu olarak İstanbul'daydı. Hardt, Cuma Adlı Adamlar'da Ömer Madra ve Halil Turhanlı'nın da konuğu oldu. Demokrasi ve komünizm kavramlarını yeniden tanımlama, ekolojik sorunlar, 'Occupy' hareketi, Gezi Parkı direnişi, şiir ve siyaset üzerine sohbet ettiler.

Cuma Adli Adamlar: 28 Ağustos 2015 Slavoj Zizek'le Söyleşi 2. Bölüm: Halil Turhanlı Cuma Adlı Adamlar için Slavoj Zizek'le bir söyleşi yaptı. Zizek'in Encore Yayınları tarafından yayımlanan "Hiçten Az: Hegel ve Diyalektik Materyalizmin Gölgesi" başlıklı kitabından yola çıkarak ilerleyen ve ilk bölümünü geçen hafta yayınladığımız bu uzun söyleşinin, Hegel'in düşüncesinden IŞİD ve küresel ısınma gibi konulara uzanan ikinci bölümünü de bu hafta yayınladık.

Cuma Adli Adamlar: 14 Ağustos 2015 Cuma Adli Adamlar: 24 Temmuz 2015 tarihli programın tekrar yayını. Pierre Bourdieu'nun Devlet Üzerine (İletişim Yayınları ) kitabından yola çıkarak devletin teşekkülü, bir alan ( mekan ) olarak devlet, devlet ve sınıflar, devletin toplumsal dünyayı inşa etmesi, toplumsal dünyanın doxa olarak tecrübe edilmesi, devlet görevlilerince üretilen resmi söylemler konularını konuştuk.

Cuma Adlı Adamlar: 26 Haziran 2015 SYRIZA hükümetinin maliye bakanı Yanis Varufakis'in kısa bir süre önce Türkçeye çevrilen kitabı Küresel Minotauros"u (Encore Yayınları ) konuşmak üzere konuğumuz Bilgi Üniversitesi'nden Prof. Ertuğrul Ahmet Tonak. Konuğumuzla birlikte 2008 Finans krizinin nedenlerini ve etkilerini , 1929 Büyük Bunalımı ile arasındaki benzerlikleri, Yunanistan'daki kemer sıkma politikalarını , geç kapitalizmi yeniden yapılandırma girişimlerini, İkinci Dünya Savaşı sonrası yıkıma uğrayan ekonomilerin ABD tarafından Marshall Yardımları ile neden ve nasıl canlandırıldığını ve zamanımız elverdiği ölçüde benzer daha pek çok konuyu ele alıyoruz.

Cuma Adli Adamlar: 5 Haziran 2015 7 Haziran 2013 tarihli programın tekrarı. Cuma Adlı Adamlar'da Prof. Çağlar Keyder konuğumuzdu. Önce Gezi Parkı Direnişi'ne destek vermek üzere akademisyenlerin yaptığı, en az 3000 kişinin katıldığı yürüyüşü yayınlaladıkları açıklamayı konuştuk. Daha sonra Metis Yayınları'ndan çıkan İstanbul Küresel ile Yerel Arasında başlıklı kitabından yola çıkarak, dünya kenti olmak ne demek, İstanbul bir dünya kenti midir diye konuştuk.

Cuma Adlı Adamlar: 24 Nisan 2015 Bu hafta Cuma Adlı Adamlar'da Jacques Ranciére'in Cahil Hoca (Metis Yayınları, Çeviren: Savaş Kılıç ) kitabından yola çıkarak Joseph Jacotot'nun pedagojinin mantığını altüst eden deneyinden, bu deneyden yarattığı devrimden, öğretmen ve öğrenen özne ( öğrenci ) arasındaki eşitsiz ilişkiye nasıl son verdiğinden, "zekaların eşitliği" anlayışından, onun öğrenme edimini oyuna dönüştürmesinden söz ediyoruz.

Cuma Adlı Adamlar: 3 Nisan 2015 12 Temmuz 2013 tarihli programın tekrar yayını: Prof. Ali Akay'la Daniel Frampton'ın Filmozofi: (Sinemayı Yepyeni Bir Tarzda Anlamak İçin Manifesto) Sinemayı başlı başına felsefi bir alan, bir düşünme çabası olarak gören yazar ve sinemacı Daniel Frampton, getirdiği yeni yönteme "filmozofi" adını veriyor ve şimdiden derslere, tartışmalara konu olan bu yöntemi şöyle tanımlıyor: "Filmozofi, filmi bir tür düşünme olarak ele alır, film-varlığa ve film biçimine dair bir teori geliştirir. Filmozofinin film-varlıkla ilgili temel kavramı, deneyimlediğimiz görüntü ve seslerin kuramsal yaratıcısı olan 'film-zihin'dir. Filmozofinin önerdiği film biçimi kuramı da 'film-düşünme'dir ve bir biçimin eyleminin film-zihnin dramatik düşünmesi olarak görülmesini mümkün kılar. Dolayısıyla filmozofi, bir anlamda, hem anlatının berisinde kalanlarla ilgili 'gösterim' kuramlarının hem de sahneleme estetiği kuramlarının bir uzantısı ve tamamlayıcısı olarak da görülebilir. Filmozofi, film biçimini düşünülmüş bir şey olarak, filmin dramatik kararı olarak görmemizin, filmin anlatabilme ve etkileyebilme yollarını anlamamıza yardımcı olacağını ileri sürer.